Kaybedecek vaktimiz yok: İnsana “yatırım” yapmadan aslâ!
Şunu zihnimize kazıyalım, derim: Bizi, bu topraklardan uzaklaştırmak istiyorlar. Bunun da tek yolu var: Bizi İslâm'dan uzaklaştırmak! Biz gelince, onlar gidecekler zira! Batılılar, şunu çok iyi biliyorlar: Bu toplumu, ayakta...
Şunu zihnimize kazıyalım, derim: Bizi, bu topraklardan uzaklaştırmak istiyorlar. Bunun da tek yolu var: Bizi İslâm'dan uzaklaştırmak! Biz gelince, onlar gidecekler zira! Batılılar, şunu çok iyi biliyorlar: Bu toplumu, ayakta tutan, birbirine bağlayan, bu toplumun sigortasını oluşturan, bütün zorluklara göğüs germesini, dolayısıyla tarih yapmasını sağlayan yegâne kaynak, İslâm. BİZİ İSLÂM'DAN UZAKLAŞTIRARAK, BU TOPRAKLARDAN UZAKLAŞTIRMAK İSTİYORLAR! Bu toplumu, İslâm'dan uzaklaştırmanın bütün yolları denendi bu ülkede. Önce, İslâm, bu ülkenin kurumlarından uzaklaştırıldı. Devlet dediğimiz soyut aygıtı oluşturan somut kurumlar, İslâm'dan arındırıldı; laikliğe göre silbaştan yeniden yapılandırıldı. Sonra da, toplum, sekülerleştirilerek İslâm'dan uzaklaştırılmaya çalışıldı: Seküler/ etnik kimlikler icat edilerek, etnik kimlikler üst kimlikler hâline getirilerek, bu toplumun en büyük ortak paydası, yegâne üst kimliği, İslâmî kimlik aşındırıldı.