Medyatik kolonyalizm ve paganizm ç/ağında var olabilmek...
Bir toplumu, kontrol mü edeceksiniz?Medyalarını kontrol edin kâfî.Bir toplumu çözmek, zihnen yönlendirmek ve şekillendirmek mi istiyorsunuz?Medyalarını kontrol etmeniz yeterli.Bir toplumu, karıştırmak, iktidarları...
Bir toplumu, kontrol mü edeceksiniz?
Medyalarını kontrol edin kâfî.
Bir toplumu çözmek, zihnen yönlendirmek ve şekillendirmek mi istiyorsunuz?
Medyalarını kontrol etmeniz yeterli.
Bir toplumu, karıştırmak, iktidarları devirmek mi istiyorsunuz?
Medyaları silah gibi kullanmalısınız!
Dahası, dünyaya çeki düzen vermek mi istiyorsunuz?
Güçlü medyalar icat etmeli ve çıkarlarınız doğrultusunda yönlendirmelisiniz.
Küresel sistem, küre üzerindeki hâkimiyetini medyalara borçlu.
AÇIK SÖMÜRGECİLİK VE ÖRTÜK SÖMÜRGECİLİK
Klasik sömürgecilik dönemi çoktan tarihe karıştı.
Dünyanın hegemonik güçleri, dünyayı fiîlî işgalle değil, kitlelerin zihinlerini işgal ederek hegemonyalarını sürdürüyorlar.
Klasik ya da modern sömürgecilikte doğrudan ve fiîlî işgal vardı: Sömürgeciler, fiilen, doğrudan saldırarak, toprakları işgal ederek dünya üzerinde hükümranlık kuruyorlardı.
Yeni ve postmodern sömürgecilikte, topraklar değil zihinler işgal ediliyor önce.
Savaşlar meydanlarda değil, medyalarda veriliyor öncelikle. Gerek duyulursa, uzaktan kumanda edilen kukla çeteler, kukla örgütler kullanılarak fiilen de saldırılıyor, ülkeler işgal ediliyor, hükümetler devriliyor...
MEDYADAN DAHA GÜÇLÜ VE ETKİLİ SİLAH İCAT EDİLEMEDİ!
Şu kesin artık: Medya, silahlardan daha güçlü ve etkili.
Heidegger, “kamera, izleyiciye yöneltilmiş bir silahtır” derken çok önemli bir şey söylüyordu.
Öncelikle, doğrudan saldırmıyor medyalar, dolaylı olarak saldırıyor.
İkincisi, iyiler-kötüler karşıtlığı üretiyor, iyileri de, kötüleri de mitleştiriyor, “yüceltiyor / süblime ediyor”; kitleleri bu şekilde ayartarak kontrol altına alıyor ve yönlendiriyor.
Üçüncü olarak hem ayartıcı hem de çatışmacı dil kullanıyor: Medyanın çatışmacı dili, iyi-kötü, biz ve onlar karşıtlıkları üzerinden işliyor: Haberlerde bile sanal olarak icat edilen “iyiler” ve sanal olarak icat edilen “kötüler”, gerçeğin de, gerçekliğin de, yaşanan gerçek hâdiselerin de buharlaşmasına yol açıyor.
Çatışmacı dil üzerinden üretilen medyatik gerçek, hem hayattaki gerçeği buharlaştırıyor hem de hayattaki gerçekten daha gerçek konuma yükseliyor. Medyatik gerçek, hayattaki gerçeği yutuyor, böylelikle.
MEDYATİK KOLONYALİZM VE PAGANİZM