Süleymaniye, Sinan’ın ibadeti; senin ibadetin ne, peki?
Piyer Loti Tepesi, İstanbul’un temâşâ edileceği en iyi yerdir. Tarihî Yarımada’dan Üsküdar’a, Haliç’in sırtlarından Kağıthane’ye ve Sütlüce’ye kadar İstanbul avucunuzun...
Piyer Loti Tepesi, İstanbul’un temâşâ edileceği en iyi yerdir. Tarihî Yarımada’dan Üsküdar’a, Haliç’in sırtlarından Kağıthane’ye ve Sütlüce’ye kadar İstanbul avucunuzun içindedir adeta Piyer Loti Tepesi’nde.
SÜLEYMANİYE BİR RUHTUR, SÜKÛT SÛRETİNDE KONUŞUR...
Süleymaniye bize ne söyler, bilen var mı; İstanbul’un sesini, seslenişini, serzenişini, ne dediğini duyan?
Oysa Süleymaniye bir ruhtur: Çileyle ve cehdle, aşkla ve şevkle silbaştan adım adım inşa edilen; umutla dikilen her bir ağaçla, ufuk çizgisinin işareti gibi yerleştirilen her bir taşla her karesine İslâm’ın diriltici nefesi nakşedilen; herkese, her inanca, her duyuşa kulak kesilen bir şehrin, bir Müslüman şehrin kanatlandırıcı, kucaklayıcı, sarıp sarmalayıcı ruhu.
Süleymaniye, bir medeniyet rüyasının çağlaya çağlaya nasıl kanatlandırıcı ulvî bir ırmağa dönüştüğünün, çağ kurucu yılmaz bir ruhun çağları aşarak, zamana-mekâna meydan okuyarak en güzel Müslüman şarkısını bestelediğinin göstergesi, hakikat medeniyeti şiirinin ete-kemiğe bürünüşü, terennümü, dile gelişidir.
Süleymaniye, Sinan’ın ibadetidir, yaptığı, insanlığa bıraktığı şeydir.