Terra incognita: Medrese ve Anadolu’nun ruhu

Ontolojik bir yok oluş felâketi bizimkisi: Başına ne geldiğini bilmeyenler ülkesi. Bir toplumun başına gelebilecek en büyük yok oluş felâketi, başına ne geldiğini bilememesi.Bu ülke ilkin ontolojik savrulma...

Ontolojik bir yok oluş felâketi bizimkisi: Başına ne geldiğini bilmeyenler ülkesi. Bir toplumun başına gelebilecek en büyük yok oluş felâketi, başına ne geldiğini bilememesi.

Bu ülke ilkin ontolojik savrulma yaşadı iki asrı önce, sonra da epistemolojik kopuş’a dönüştü bu.

Epistemolojik kopuş, epistemik kölelikle sonuçlandı: Batılı emperyalistler tarafından fiilen sömürgeleştirilemeyen bu ülke yerli (!) emperyalist uydular tarafından zihnen sömürgeleştirildi.

Celladına âşık edildi.

Yaşadığımız süreç, bu zihnî / epistemik sömürgeleşmenin ve felçleşmenin zamanla fiilî / ontolojik köleleşmeye dönüşeceğini işaret ediyor...

Kendini, kendini vareden ruh köklerini, tarih yapmasını, dünya tarihinin akışını şekillendirmesini mümkün kılan medeniyet dinamiklerini ve medeniyet inşa etme ruhunu önce yitiren, sonra da inkâr eden bir toplumu bekleyen trajik hatta trajikomik son budur: Zihnen ve fiilen intihara sürüklenmek! Epistemik felçleşme ve ontolojik köleleşme!

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir kitapçıda Medeniyet arayışı: BASEL’in sessiz kapıları 14 Nisan 2025 | 126 Okunma Stuttgart'ta da bir dil var ama bu dili anlamak için kalp kulağını açmak gerekir 13 Nisan 2025 | 99 Okunma Münih’te sessiz akan zamanın içinden: Yusuf Kaplan ve Medeniyet Mefkûresi 11 Nisan 2025 | 119 Okunma Manacılığın modern maskesi 07 Nisan 2025 | 204 Okunma Câmiden şehre bakmak: Mekânın ruhu Hira'dan Mekke'ye 06 Nisan 2025 | 66 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu