Tiran’dan Elazığ’a, Çankırı’dan Bingöl’e Anadolu rüzgârı
Anadolu, bir toprak parçası değil; bir gönül ve ruh coğrafyası.Horasan-Türkistan'dan Balkanlar'a, Kafkaslar'a ve Yemen'e kadar esen rüzgâr; hakikat aşısı yapan, kışları sona erdiren diriltici, taze ruh üfleyici...
Anadolu, bir toprak parçası değil; bir gönül ve ruh coğrafyası.
Horasan-Türkistan'dan Balkanlar'a, Kafkaslar'a ve Yemen'e kadar esen rüzgâr; hakikat aşısı yapan, kışları sona erdiren diriltici, taze ruh üfleyici bir bahar...
Selçuk çocuklarıyla hakikatin önündeki çakıltaşlarının temizlendiği, Osman çocuklarıyla insanlığa sunulacak hakikat yolculuğunun yapı taşlarının döşendiği yenileyici bir ruh.
Selçuk çocuklarının hakikatle insanlık mayasını kardıkları, Osman çocuklarının selam ve insanlık yurdu'nu kurdukları, Balkanlar'da, Kafkaslar'da ve merkez İslâm coğrafyasında büyüttükleri bütün dünyaya sundukları bitmeyen bir şarkı, sürgit esen rüzgâr, her dem diri, her dem diriltici bir ruh Anadolu.
Bu ruhu Arnavutluk'ta gördüm önceki hafta, Çankırı'da gördüm, Bakırköy'de, Elazığ'da ve Bingöl'de gördüm. Bu ruh, diriltici ve yaratıcı Anadolu ruhu, iki hafta içinde beş yerde karşıma çıktı.