‘Akrebin kıskacında yoğrulmuş’ bir adam

Kulakları çınlasın, Mehmet Niyazi Ağabey, Marmara Kıraathanesi’ni “Profesörle işportacıyı aynı masada tartıştıran bir okul” olarak tarif ederdi. Akademik alemde en yüksek ilmi seviye malum...

Kulakları çınlasın, Mehmet Niyazi Ağabey, Marmara Kıraathanesi’ni “Profesörle işportacıyı aynı masada tartıştıran bir okul” olarak tarif ederdi. Akademik alemde en yüksek ilmi seviye malum, profesörlüktür. Marmara’nın kıdemlileri için de, ‘profesörlük’le eşdeğer bir tabir icat edilmişti. ‘Marmaratör’ diyorlardı. Marmara’dan önce ‘Küllük’ varmış. Küllük müdavimleriyle Marmara müdavimlerini kıyaslayınca, Küllük ağır basıyor. Yani, Küllük, daha yüksek bir mektep. Benim ilk çocukluğum İstanbul’da geçti ama, daha sonra babamın memuriyeti dolayısıyla uzun zaman İstanbul’dan uzak düştüm. Tekrar İstanbul’a dönüşüm 80’lerin sonuna denk gelir. Dolayısıyla Marmara’ya yetişemedim.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kleptokrasi taşkınları 22 Kasım 2024 | 174 Okunma Cezalılık algısı 18 Kasım 2024 | 209 Okunma Abdülhamit halledilmeseydi kazanır mıydık? 17 Kasım 2024 | 280 Okunma Bir Gazzeli’ye ‘Nasılsın?’ demek 15 Kasım 2024 | 112 Okunma ‘Devlet aklı’ bulunamadı 13 Kasım 2024 | 266 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar