Aman, dikkat.. Diyanet İşleri

Gençlik yıllarımızda Diyanet'ten hoşlanmazdık. Bunun, o günkü aklımızla, o günkü duygu ve düşüncemizle mütenasip bir çok sebebi vardı.'Rejimin taleplerini dikkate alan, rejim adına...

Gençlik yıllarımızda Diyanet'ten hoşlanmazdık. Bunun, o günkü aklımızla, o günkü duygu ve düşüncemizle mütenasip bir çok sebebi vardı.

'Rejimin taleplerini dikkate alan, rejim adına Müslümanlara vaziyet eden resmi bir kurum'du Diyanet.
Bakmayın şimdi, 'muhafazakarlar'ın 'devlet, devlet' deyip durmasına.

Biz, o zamanlar 'devlet'le iyi değildik, halbuki Diyanet, devlet kurumuydu. Bizim, Diyanet'le işimiz olmazdı.
Kabaca, böyle bakıyorduk.

12 Eylül rejiminin dini-diyaneti, cami hoparlörlerini çokça kullanması da, bizim, Diyanet'ten 'devlet kokusu' almamızda etkili olmuştur.
(Devlet kokusu, acıkana yemeğin güzel kokması gibi, lazım olduğunda iyi gelir. Fakat, haddinden fazla olursa çok rahatsızlık verir. İkrah ettirir.)

Ben, 'biz' dediğim arkadaşlarımın çoğundan farklıydım. Babam, vilayet müftüsüydü. Babamın arkadaşları benim amcalarımdı.

Onlar, sadece 'iyi' değildiler, çok da kıymetliydiler. Bir kaç üniversite bitirmiş kadar ilmi birikimleri vardı.
İmanlarında, amellerinde samimiydiler.
Buna rağmen, şahsen insaflı ve anlayışlı olsam da, Diyanet konusunda fikrim, aşağı yukarı arkadaşlarımınki gibiydi.
Yaş kemale erdikçe bu 'aykırı' fikirler, inceldi, tekamül etti.
Nasıl tekamül etti?

Bazı işler vardı, Diyanet'in yürüttüğü, vaziyet ettiği işler.
Kur'an-ı Kerim öğretiminden tutun da, mushafların tetkikine, hafızlık diplomalarının verilmesine, vaaz ve irşada, fetva hizmetlerine kadar...
Zamanla anladık ki, bu işler, Diyanet gibi mesul bir kurum tarafından yapılmazsa, çığırından çıkabilir.

Diyanet, 'vasat' bir İslam anlatıyor. 'Vasat'ı menfi anlamda kullanmıyorum. 'Ortalama' bir 'halk müslümanlığı'nı kastediyorum.

(Bu Müslümanlık, Sünni bir Müslümanlıktır. Elbette Alevi Müslümanlarla ilgili hizmetlerin, hizmet kapsamının dışında olması büyük bir eksikliktir. Bu eksikliğin giderilmesi Türkiye'nin en önemli meselelerinden biridir. Bunu gözardı etmiyorum.)
Diyanet olmasa, bu alanlar tümüyle 'siviller'e kalsa ne sakıncası vardı?
Diyanet, helali haram, haramı helal etmiyor

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kleptokrasi taşkınları 22 Kasım 2024 | 175 Okunma Cezalılık algısı 18 Kasım 2024 | 209 Okunma Abdülhamit halledilmeseydi kazanır mıydık? 17 Kasım 2024 | 280 Okunma Bir Gazzeli’ye ‘Nasılsın?’ demek 15 Kasım 2024 | 112 Okunma ‘Devlet aklı’ bulunamadı 13 Kasım 2024 | 266 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar