'Direnmenin Türkçe'side çok güzel
Sisi darbesi sırasında Mısırlı Müslümanların Rabiatü’l Adeviyye meydanındaki vakur direnişini izlerken, “Yakın zamanlarda böyle güzel bir şey görmedim”demiştim. Neydi...
Sisi darbesi sırasında Mısırlı Müslümanların Rabiatü’l Adeviyye meydanındaki vakur direnişini izlerken, “Yakın zamanlarda böyle güzel bir şey görmedim”demiştim.
Neydi gördüğüm?
Ülkelerine, liderlerine, imanlarına sahip çıkan insanlardı.
Darbecileri yenemediler. Ama kalplerimize şerefli mü’minler olarak yerleştiler.
Sisi, ateş açtı savunmasız insanlara. Binlerce Müslüman şehit oldu.
Hakikatin bir başka boyutu, yine o direniş sırasında ortaya çıktı.
Evet, IŞİD var, Boko Haram var. İslam kelimesini terörle yan yana anmaya bahane olacak katiller var.
Fakat Batı’daki ‘kirli akıl’ onları yok etmiyor, kullanıyor.
Onları emsal göstererek İslam’ın yaygın ve sahih yorumlarını imha ediyor.
Türkiye’de Paralel terörü istihdam ederek yapmaya çalıştığı buydu.
Sisi gibi Feto da insanları öldürdü.
Belki darbe patronları Mısır’la Türkiye’yi aynı pakete koymak istedi.
40 yıldır insanların iyilik diye yaptıkları her şeyi ‘Şeytanın hizmeti’ne tahsis eden Feto, çıplak gözle görülecek şekilde ilk defa 7 Şubat 2012’de zuhur etti.
(‘Dabbetül Arz’ münakaşası ayrı fasıldır. Nedir ‘Dabbetü’l Arz?’
‘Yer yaratığı’ diye tercüme edilebilir.
Kur’an-ı Kerim’de, ‘Kıyamet’e yakın yerden bir yaratık çıkarılacağı, bu yaratığın insanlarla konuşacağı’ yazılıdır.