Erguvanlar giderken...

Erguvan mevsimi geldi, geçiyor. Pembe çiçecikleri haftaya dökülmeye başlar.   Nisan-Mayıs aylarında erguvan avına çıktığım çoktur...

Nedir erguvan avı diye soracak olursanız, böyle adlandırmıştım fotoğraf makinamı elime alıp boğaza doğru erguvanların resmini çekmeye çıkmalarımı. 

Hatırası çoktur. 

Bir gün, Rumeli Hisarı’nın kuzeye bakan burçlarının debinde, biraz aşağıda muhteşem bir erguvan yakalamıştım. 

Gördüğüm en büyük erguvan ağacıydı. Ve o ağacın sunduğu, gördüğüm en muhteşem erguvan şöleniydi. 

Resmini çekmiştim. Arka planda masmavi Boğaz... Perili Köşk... 

Bir yıl sonra aynı yere gittim. Resmi daha çok ve daha güzel çekmek için. 

Kurumuş erguvan. 

Bu, benim hafızama İstanbul şehrinin önemli bir kaybı olarak yerleşti. Hala öyledir. 

Farkındaysanız, bugün türkülerdeki şiire ara vermiş oldum. 

Sebebi var. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kleptokrasi taşkınları 22 Kasım 2024 | 171 Okunma Cezalılık algısı 18 Kasım 2024 | 209 Okunma Abdülhamit halledilmeseydi kazanır mıydık? 17 Kasım 2024 | 280 Okunma Bir Gazzeli’ye ‘Nasılsın?’ demek 15 Kasım 2024 | 112 Okunma ‘Devlet aklı’ bulunamadı 13 Kasım 2024 | 266 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar