Fırat Kalkan'ın bir başka faydası
Devlet ile ‘örgüt’ arasındaki farkı bizzat 1991 yılında Somali’ye, Mogadişu Havalimanı’na indiğimde müşahede etmiştim. Havalimanında, kucaklarında veya omuzlarında Kaleşnikof taşıyan...
Devlet ile ‘örgüt’ arasındaki farkı bizzat 1991 yılında Somali’ye, Mogadişu Havalimanı’na indiğimde müşahede etmiştim.
Havalimanında, kucaklarında veya omuzlarında Kaleşnikof taşıyan siyah genç adamlar kaynıyordu.
O adamlardan biri, herhangi bir tartışmada veya durup dururken sizi öldürse ne olur?
En fazla aralarında biraz münakaşa ederler. Niye vurdun diye…
Vuranın da kendince bir gerekçesi vardır. ‘Bana ters baktı’ bile diyebilir.
Somali’de bulunduğumuz beş on gün süresince etraftaki insanların bir devlet değil de eli silahlı örgüt elemanları olmasının gerginliğini ara sıra yaşadık.
Beydoua’da bir ara silahlar patladı.
Yakınlarımızda bir yerde…
Bir merminin bize isabet etmesi her zaman ihtimal dahilindeydi.
Mogadişu’dan ayrılırken havalimanındaki o Kaleşnikoflu ‘milis’ler uçağın kalkmasına izin vermediler.
Biz yolcular uçağın önünde bir saat kadar bekledik.
Haraç istiyormuş havalimanını kontrolünde tutan tabir caizse çete…
‘30 bin dolar istiyorlar’ dediler.
Galiba sonunda on bin dolara anlaşmışlar.
Suriye’de herkes örgüt. İyisi var, kötüsü var. Dostu var, düşmanı var.
Esat’ın –veya Esed’in… Adı umurumda değil, umurumda olan kanını döktüğü mazlumlar- devlet olduğunu bunca cürümden sonra nasıl söyleyebiliriz?
Onun askerleri de sorumsuzca, vahşice öldürüyor. Yani yaptığı apaçık terör.
Onun vahşeti sebebiyle terk etmedi mi neredeyse on milyon Suriyeli vatanını?
Türkiye, Fırat Kalkanı harekatına başlayınca orada bir devlet varlığı ortaya çıkmış oldu.
Sorumluluk sahibi bir devlet.
Kamu düzenini büyük ölçüde sağlamaya muktedir bir devlet.
Böyle bir şey nasıl bir anlam taşıyor?
Şöyle.
Mesela Cerabluslular memleketlerine geri dönmekte bir sakınca görmüyor.