Ganimet peşine düşen Müslüman aydınlar
“Maalesef bugün geldiğimiz noktada esas dramatik olan İslam toplumlarıyla demokratik alem arasındaki ilmi, fikri ve demokrasi açığının giderek büyümesidir. Aslında bu açığın kapatılabilmesi...
“Maalesef bugün geldiğimiz noktada esas dramatik olan İslam toplumlarıyla demokratik alem arasındaki ilmi, fikri ve demokrasi açığının giderek büyümesidir. Aslında bu açığın kapatılabilmesi için aklın ve mantığın gösterdiği yol bellidir; her türlü ilmi ve fikri faaliyetin özgürce yapılabildiği hukukun üstünlüğüne dayalı evrensel normlarda bir demokratik sistem.”
Bu paragraf arkadaşım Mehmet Ocaktan’ın “Müslüman Sokağında Demokrasi Hayal mi” kitabının (Araştırma Yayınları) merkezi tezlerinden birisini özetliyor.
Burada önerilen ‘demokratik sistem’ geçen pazar bahsettiğim, ilkokul öğretmenimin anlattığı, halkın kendi kendisini yönetebildiği sistem olmalı.
Çünkü ‘demokrasi’ değişik şartlarda değişik kılıklara girebiliyor.
Hani, ‘demokrasilerde çare tükenmez’ denir ya… Demokrasilerde numaralar da tükenmiyor.
Bir ikinci merkezi tez de adalet.