Görebilir miyiz acaba?
Kötü haberler. Muson yağmurları. Sellerde can veren binlerce Hintli.
Depremler. Kırılan fay hatları boyunca yıkıntılar altında kalıp ölen insanlar.
Kentleri, ağaçları, otomobilleri savurup atan kasırgalar.
Savaşlar.
Katliamlar.
Açlık felaketleri.
Kazalar. Bir geminin batması, bir trenin bir başka trenle çarpışması, bir otobüsün uçuruma yuvarlanması.
Soğuk savaş yıllarında ‘üçüncü dünya’nın karakteristik haberleriydi bunlar.
Hepsi uzaktaydı. Başka yerlerdeydi. Başkalarını ilgilendiriyordu. Hele ‘birinci dünya’da yaşıyorsanız.
Kimin evi yıkılıyorsa onu.. Kimin üstüne bomba atılıyorsa onu.
Çoğu zaman yoksulları. Dünyanın yoksul bölgelerini.
Sık sık Ortadoğu’yu. Bazen Uzakdoğu’yu.
Küresel dünya.