‘Üst akıl’ işitir mi top sesini?
Gelenekte, 'şüpheli şeylerden sakınmak' tavsiye edilir.Denilir ki, 'etrafında çok dolaşırsanız, içine düşme ihtimali vardır.'Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'ye girme ihtimalini telaffuz etmesi, bana ilk bu...
Gelenekte, 'şüpheli şeylerden sakınmak' tavsiye edilir.
Denilir ki, 'etrafında çok dolaşırsanız, içine düşme ihtimali vardır.'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'ye girme ihtimalini telaffuz etmesi, bana ilk bu geleneği hatırlattı.
877 kilometre, az bir mesafe değil. Git git bitmez. Hatay'dan başlıyor, Kilis, Antep, Urfa, Mardin, Şırnak, devam ediyor. Sabah yola çıksan, akşama zor varırsın.
Yani, savaş kötüyse de, iyiyse de, savaşın 'etrafında'yız.
İçine düşme isteğimiz var mı bilmem. Ama içine düşme ihtimalimiz var.
Savaşın 'etrafında' olmayı biz tercih etmedik. Kader, bizi böyle bir gerçeğin kenarına yerleştirdi.
Tahmin etmek zor değil, memleketimizde, başka bir memleketle becayiş yapmaya hazır olan sayısız vatandaşımız mevcuttur.
'Melali anlamayan nesle aşina değiliz' diyor ya Ahmet Haşim. Biz de bu 'becayiş ehli'ne aşina değiliz.
Binanaleyh, en azından şu yazı için, becayişçileri gözardı edebiliriz.
'Burada olmak'tan şikayet etmeye hakkımız yok. Çünkü, burada olmak, bir açıdan bakıldığında, bir 'mazhariyet' de sayılır.
'Şanlı tarih' dedikleri şeyin mühim bir kısmı 'burada olmak'la alakalıdır.
'Burada olmak' bugün üzücü, rahatsız edici görünebilir, fakat burada olmanın olağanüstü güzel olduğu devirler de olmuştur.
Biz, burada olmanın bize kattığı 'derinlik'ten, 'kimlik'ten, 'zenginlik'ten şikayetimiz yoktur.
Savaşın sadece 'mevki' olarak etrafında değiliz.
Savaşla çok ilgiliyiz.
İçine girmiyoruz, en azından şu ana kadar girmedik ama, kalbimizle, siyasetimizle, 'taraf' durumundayız.
Beşşar Esat'ı, eskiden severdik, fakat eli kana bulandığı için, daha doğrusu boğazına kadar kana battığı için artık sevmiyoruz.
Sevmiyoruz kelimesi yetersiz kalır. Aramızda, 'buğz' var. Husumet var.
Döktüğü kanın hesabını vermesini istiyoruz.
Adalet istiyoruz.
Yani, 'savaşın kenarı'nda pasif, sessiz, durup durmuyoruz. Aktifiz.
Ancak, savaş, bizden daha aktif.
Savaşmıyorsak da, adamlarımız öldürülüyor.
IŞİD diye bir bela çıkıyor, Suruç'ta Ankara'da katliamlar yapıyor.
Kobani diye bir mesele çıkıyor, sınırlarımızın içinde 52 tane insanımız katlediliyor.