Küresel adaletsizlikle mücadele yılı: 2018

Bir yılı daha geride bıraktık. Geri de bıraktığımız yıl içerisinde huzur ve kalıcı barış için terörle mücadele ederken, illegal yapılara kol kanat olan küresel güçlere karşı da büyük bir direniş gösterdik. Her türlü engellemelere rağmen dik duruşumuzdan ödün vermedik.

Yılmadık.

“Hayır” propagandaları başlattılar. Topyekun irademizi hedef tahtasına koydular. “Evet” propagandalarını engelleme çabasına girdiler. Hayır cephesi; değişimi, sivilleşmeyi ve normalleşmeyi engellemek için Batı’da yasaklarla, ülkemizde şiddetle çıktılar. Kaybettiler. Siyaset dışı yaklaşımları, milli iradeye aykırı bakışları ortadan kaldırmak için millet “Evet” dedi, içerideki vesayetçileri dışarıdaki vesayet destekçilerini sevindirmedi.

Körfez ülkeleri üzerinden operasyon denediler. Katar krizi üzerinden Türkiye’yi bir kez daha köşeye sıkıştırmaya çalıştılar. Lübnan krizi ile mühendislik denediler. Hedefleri ilişkileri sarsmak, dengeleri sarsmaktı; yanıldılar. Türkiye denge kuran, krizi yumuşatan ülke oldu. Kuzey Irak'ta referandum oyununu da ilk gören ülke Türkiye oldu. Halkın çıkarları doğrultusunda hareket etti, uyarılarını en yüksek sesle yaptı, tüm diplomatik girişimleri gerçekleştirdi. Kuzey Irak yönetimi dinlemedi, halk bedel ödemek zorunda bırakıldı. Olası daha büyük bir krizi ise yine Türkiye sağduyuyu devreye sokarak engelledi. Bölge halkının yanında durduğunu tüm provokasyonları boşa çıkartarak gösterdi.

Biz işgallere, adaletsizliğe, sömürüye ve eşitsizliğe karşı mücadele ettikçe onlar başta Suriye, Irak, Arakan ve Kudüs olmak üzere dünyanın dört bir yanına zulüm taşıma yarışına girdiler. Süreç devam etti. Oyunlar ve tuzaklar da. Birlikte hareket ettik. AB’nin oyunlarını bozduk, küresel emperyalizmin tuzaklarını boşa çıkardık; terörü meşrulaştırma ihalesini alanların yalnızlaştırma çabasına karşı 80 milyon bir olup, onların yalnız kalışına hep birlikte tanıklık ettik.

Türkiye, öze dönüş yaşadıkça, dünya halklarının sevgisini kazandı.