Ekonomik krizin bedeli
Hamaseti bir tarafa bırakın. Karşımızda apaçık duran Türkiye’nin çok ciddi bir ekonomik kriz içine giriyor olması. AKP, kendisinden önceki koalisyon hükümetinin “acı reçeteyi” içip IMF...
Hamaseti bir tarafa bırakın.
Karşımızda apaçık duran Türkiye’nin çok ciddi bir ekonomik kriz içine giriyor olması.
AKP, kendisinden önceki koalisyon hükümetinin “acı reçeteyi” içip IMF ile anlaşması nedeniyle, 16 yıl boyunca yaptığı büyük yanlışlara rağmen, böylesine büyük bir ekonomik krizi yaşamadı.
Şimdi birden bire karşısında bulunca ise “dostlara” ya da “dost görünenlere” başvurdu, yönünü dünyada -henüz- kavga etmediği birkaç ülkeye çevirdi.
İlk gelen “müjde” Çin’den oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı, Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak, Çin’den sağlanan 3.6 milyar dolarlık krediyi büyük bir başarıymış gibi kamuoyuyla paylaştı.
Ne Albayrak’ın, ne AKP’nin, ne de yandaşların paylaşmadığı ise bu kredinin bir “bedeli” olduğuydu.
1 MİLYON UYGUR TÜRK’Ü TOPLAMA KAMPLARINDA
O “bedel”in ne olduğu ise geçen hafta BM Etnik Ayrımcılığı Önleme Komitesi’nin Cenevre’de yaptığı toplantıda kendini gösterdi. Komitede görev yapan uzman Gay McDougall, Çin’de 1 milyondan fazla Uygur Türkü’nün ülkedeki siyasi toplama kamplarında zorla tutulduğunu açıkladı.
Bitmedi; aynı uzman bu bir milyon kampa hapsedilmiş Uygur Türkü’ne ek olarak, 2.2 milyon Müslüman Uygur’un da bu kamplara günü birlik alınarak, “siyasi eğitime” tabi tutulduğunu anlattı.
Sahi, Çin’den 3.6 milyar dolar kredi alan AKP hükümetinden bu konuda herhangi bir ses duydunuz mu?